18 Şubat 2010 Perşembe

DERT AĞACI


Eski çiftlik evini onarmak için tuttuğum marangoz işteki ilk gününü güçlükle bitirmişti. Arabasının patlayan lastiği onun işe bir saat geç gelmesine neden olmuş; elektirikli testeresi bozulmuş ve şimdi de eski püskü arabasının motoru çalışmıyordu.

Onun evine götürürken yanımda taş gibi oturuyordu. Evine vardığımızda ailesiyle tanışmam için içeri davet etti. Eve doğru yürürken küçük bir ağacın önünde kısa bir süre durdu; dalların uçlarına he
r iki eliyle dokundu. Kapı açıldığında adam şaşırtıcı bir biçimde değişti. Yanık yüzü gülümsemeyle kaplandı, iki küçük çocuğunu kucakladı ve eşine kocaman bir öpücük verdi. Daha sonra beni arabaya yolcu etmeye gelirken ağacın yanında durdum ve ona eve giderken ağacın dallarına niye dokunduğunu sordum.

O benim dert ağacım! dedi. Elimde olmadan işimde kimi sorunlar çıkıyor; ama o sorunlar eşim ve çocuklarımın değil. Bunun için iş sorunlarımı her akşam eve girerken o ağaca asıyorum. Sabahları yeniden onları ordan alıyorum. Ama gülünç olan ne biliyormusunuz. Ertesi sabah onları almaya gitiğimde, astığım kadar çok olmadıklarını görüyorum.

2 yorum:

Unknown dedi ki...

Ne güzel bir hikaye leli...
Bizim RAdyoda bir nevi dert ağacı değil mi..Dertleri kapıda bıraktırıyor...
teşekkürler..:)

Gülsüm Yıldırım dedi ki...

Aile olmak budur esasen ...güzeldi Leli can ...

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 

© 2009Radyohilal | by TNB